Alman metal grubu Empyrium'un Über den Sternen albümü, grubun 2019'da yayımlanan bu albümü bana diğer albümlerden daha hoş geliyor. Doom ve senfonik metali bu albümde daha güzel yaptıklarını düşünüyorum. Haggard'ı da çok beğendiğim için bu albümü dinlerken sanki Haggard dinliyormuşum hissine kapılıyorum.
Müziklerinin tüm karakteristik özellikleri korunmuş ancak basın bülteninde müzisyenlerin belirttiği gibi, müziğin iki yönünü birleştiren bir ‘yeni denge’ bulmuşlar. Bu, ‘Über den Sternen’in, genellikle hipnotik olan akustik folk melodilerini devam ettirdiği, ancak erken dönemlerindeki metal unsurları da sağlıklı bir şekilde geri döndürdüğü anlamına geliyor.
Şunu belirteyim, albümün içindeki 8 şarkının 8ini de incelemeyeceğim. Sadece dinlerken en çok beğendiklerimi sizlere anlatacağım.
‘The Wild Swans’, şüphesiz, Empyrium'un son dönem folk tarzıyla erken dönem metal unsurlarını neredeyse zahmetsiz bir uyum içinde bir araya getirdiğini gösteriyor. Şarkı sessiz bir başlangıç yapıyor ve ardından basit bir davul ritmi giriyor, Stock’un sert vokalleri ve hızlı-picked, soğuk rifflerle birleşiyor. Yoğunluk kısa ömürlü olsa da, yedi dakika boyunca dikkat çeken bir melodi taşıyor ve giderek daha da bağımlılık yapıcı hale geliyor. Kompozisyona kesinlikle bir blackgaze hissiyatı hakim, zarifçe picklenmiş akustik gitar notaları, kısıtlı agresyonun yerini aldığında özlem dolu synth atmosferlerine girip çıkıyor. Temiz vokaller de yer alıyor, neredeyse ilahi tarzında bir sunumla, şarkı güzellik içinde dalgalanarak, gelişirken giderek daha epik bir hava taşıyor.
Başlık ile aynı isimde olan, Über den Sternen ise muazzam bir başlangıç yapıyor; güçlü synthler ve harika staccato rifflerle ağır ama gösterişli bir hava yaratıyor. Çığlıklar, müziğin ekstrem metal kimliğini vurguluyor, sonra her şey minimal anahtarlar ve nazik bir akustik gitardan ibaret kalıyor. Şarkı aniden özlem dolu ve rüya gibi bir ton alıyor, konuşulan sözler ve temiz vokallerle. Ve sonra, aniden gerçekten muazzam bir melodiyle karşılaşıyoruz. Açık gitar akorları bu sefer çığlıklarla birlikte ortaya çıkıyor, ama melodi merkezde kalıyor, zengin senfonik seslerle destekleniyor ve özellikle elektrikli gitar melodi çizgisini vurguladığında omurgamda ürperti yaratıyor. Heyecan verici melodi, şarkı boyunca çeşitli noktalarda etkileyici bir şekilde tekrar ediliyor, özellikle de koro vokallerin üzerine eklenmesiyle. Şarkının bazı bölümleri sessiz düşünce ve tehditkar bir atmosferle zıtlık oluştursa da, kompozisyona mükemmel uyum sağlıyor. Bu, yılın şarkılarından biri olabilecek kadar muazzam bir parça.
‘The Three Flames Sapphire’, nazik bir akustik gitar melodisiyle başlıyor ve bu melodiye hüzünlü bir çello sesi ekleniyor, ardından daha hızlı ve tempolu akustik gitarlar ve folk tarzı ritmik davullar devreye giriyor. Bir flüt, güçlü ama sade melodilerin ortaya çıkmasıyla masalsı bir dokunuş sağlıyor. Bu parçadaki vokaller gerçekten çok hoş; ya katmanlı, fısıldanmış, konuşulan veya ilahi tarzda, neredeyse dini bir hava taşıyor. Şarkı, kısa süreli yoğun materyal anlarında kullanılan bazı çığlıklarla da zenginleştirilmiş.
‘A Lucid Tower Beckons On The Hills Afar’, albümdeki en belirgin agresyonu açıyor, ancak bir dulcimer sesi, şarkıya tüm önceki parçalardan farklı ilginç bir kimlik kazandırıyor. Çoğu şarkıda olduğu gibi, bu kompozisyon da güzel melodik çalışmalarla fayda sağlıyor ve koro vokallerin katmanları da dikkat çekici bir dinleme deneyimi sunuyor. Uzun süreli sessiz içsel geçişler ise zihnimde soğuk, sisli bir sonbahar kıyısını canlandırıyor.
Sonuç olarak özetlemem gerekirse, Empyrium yine yapmış yapacağını ve çok güzel bir albüm pişirmiş bizlere. Son derece mükemmel bir albüm ve kesinlikle Empyrium’dan bir gün tekrar duymayı umduğum albüm. Farklı seslerin, fikirlerin ve imgelerin karıştırılması oldukça etkileyici, dinamik, zengin, ilgi çekici, dramatik, özgün ve çok güzellik içeren müzik yaratıyor. ‘Über den Sternen’ ile Empyrium, belki de şimdiye kadarki en büyük ve en yetkin çalışmalarını yaratmış olabilir.
Bu albümün içerisinden bir tane şarkıyı favorim seçecek olursam, Über den Sternen'i seçerdim. Kendi okuduğum bölüm de Almanca olduğu için, genel olarak bütün Alman metal şarkılarını listemde ilk 3'e koyarım.
Albümü Dinle
Comentarios